31 Temmuz 2013 Çarşamba

Badem sütü

Alkali yapan besinlerden bir tanesi badem,

Benim gibi çalışan biriysen ve sabahları kahvaltı şart ama uzun uzun kahvaltı için zaman yok diyorsan,

Badem sütü hazırlayabilirsin sende benim gibi,

Tarif çok kolay,

Bir gece önceden, Bademleri bir bardağa koy, üzerine su koy,
buzdolabında sakla
Sabah, bademleri suyla birlikte blender dan geçir,
Bu kadar,

Tadı mı?
Hmmmm çok çok iyi değil, sonuçta alışık olmadığımız birşey ve damak tadı kesinlikle alışkanlık,
badem sütü de alıştığımız kahvaltıdan çok farklı tabiki,
Korkma tadı kötü de değil, sadece farklı..

Hoşgeldin Alkali yaşam,
Afiyet olsun,



29 Temmuz 2013 Pazartesi

ALKALİ DİYET

ALKALİ DİYETİ

Tüm diyetleri bir kenara at,

Hem kilo vermek hem de sağlıklı beslenmek, hastalıklardan (kanser, damar sertleşmesi, kemik erimesi ,v.s...) korunmak istiyorsan, vücudunu yormak istemiyorsan, daha genç görünmek istiyorsan Alkali beslen..

Kitabı okumaya başladığım andan itibaren ne kadar kötü beslendiğimi, vücuduma zarar ne kadar zarar verdiğimi farkediyorum. Şimdiye kadar kendime neden zarar vermişim.. Sevdiklerimin kendilerine zarar vermelerine izin vermişim..

Ağlamanın kimseye faydası yok, asıl bundan sonra ne yapabilirim onu düşünmeliyim...

Alkali diyet ve beslenme ile ilgili herşeyi ALKALİ DİYETİ kitabında, sayfasında bulabilirsin,
bende paylaşabilirim,
Alkali yemek tariflerini paylaşacağım, ilk tarif havuç çorbası olacak.

Asidik ürünleri tüketmeyip, alkali yapan ürünleri tüketiyoruz!
Bu kadar basit!



Alkali yapan besinlerden bazıları:Limon, yeşil limon, ıspanak, soğan, sarımsak, maydanoz, brokoli, kırmızı biber, salatalık, fasülye, tatlı patates, fındık, badem, susam, keten tohumu, hindistan cevizi, hindistan cevizi yağı, hindistan cevizi suyu, zeytin yağı, balık yağı, nar çekirdeği yağı, üzüm çekirdeği yağı, akşam sefası çiçeği yağı, avakado, zerdeçal, kavun, incir, hurma, siyah turp, kuşburnu, karpuz, kırmızı pancar, armut, siyah erik, elma, kuşkonmaz, karnıbahar, şalgam, keçi sütü, pırasa, dereotu, havuç, mercimek, kereviz, erik, bezelye, patlıcan, ceviz, kahverengi pirinç, karabuğday, darı, lor peyniri.

ALKALİ OLUŞTURAN BESİNLER (MUTLAKA TÜKETİN)Yüksek Alkali Oluşturanlar
Limon
Karpuz (çekirdekleri dahil)
Tüm çiğ, yeşil yapraklı sebzeler
Tüm çiğ sebzeler
Tohumların, baklagillerin ve pekçok tahılın filizlenmiş hali
Tüm çimlendirilmiş filizler (buğday, arpa)
Deniz yosunları (dulse, wakame, kelp)
Yeşil süpergıdalar
Chlorella
Yeşil sebzelerin suları
Tüm taze bitkiler
Badem (filizlenmiş )
Düşük Alkali OluşturanlarBuharda pişmiş sebze ve yeşillikler
Tüm olgun meyveler
Darı (Lat.panicum miliaceum,İng.millet)
Quinoa (Lat.chenopodium quinoa)
Tüm soğuk sıkım, sızma yağlar (zeytin, keten, susam, hindistancevizi, ayçiçeği, kenevir)
Kurutulmuş aromalı bitkiler ve baharatlar
Kafeinsiz bitki çayları
Fermante olmuş yiyecekler
Alkali (HAYATİ) Mineraller
Kalsiyum
Magnezyum
Potasyum
Sodyum
Silikon
Demir
Manganez
Yüksek Alkali Oluşturan Duygu Durumu ve Etkinlikler :Huzur
Minnettarlık
Affetmek
Neşe
Gülmek
Olumlu Düşünmek
Dinlenmek
Egzersiz yapmak
Derin nefes almak
Meditasyon yapmak


Yüksek Asit Oluşturan Besinler
Kümes hayvanları
Tüm süt ürünleri (süt, peynir, tereyağ, yoğurt)
Yumurta
Her tür ekmek, hamur işi ve rafine edilmiş kahvaltı gevrekleri
Beyazlatılmış tahıllar ve işlemden geçmiş beyaz unlar
Beyaz şeker
Sentetik tatlandırıcılar ve kimyasal katkı maddeleri
İşlenmiş çikolata ve diğer tatlılar
Rafine edilmiş soslar (ketçap, mayonez, hardal)
Gazlı içecekler
Kafein (kahve, siyah çay)
Fazla alkol
Asitli Mineraller
Fosfor
Klor
İyot
Nitrojen
Sülfür
Yüksek Asit Oluşturan Duygu ve Etkinlikler (Bağışıklık Sisteminin Çökmesine Neden Olan Duygular!!!)Nefret
Korku
Kıskançlık
Öfke
Stres
Uykusuzluk ve dinlenmeye zaman ayırmamak
Hareketsizlik
Uyuşturucu kullanımı
Sigara içmek
Radyasyona maruz kalmak, televizyon, bilgisayar gibi
 


22 Temmuz 2013 Pazartesi

Diyet yapmaya başladım

Merhaba,
 
Bugün tartı üzerinde kalp krizi geçirmek üzereydim,
 
Hergün biraz daha kilo aldığımı ve nedense bu kilo alışa bir türlü son vermediğimi, kilo alışıma sinirlendikçe daha fazla yediğimi düşündüm saniyeler içinde..
Ve bu gidişe bir son vermek istedim.
Daha önce 15 kilo vermeyi başarmıştım,
Bunu nasıl yapacağımı biliyorum. Diyetisyenim en son bana "senin daha fazla gelmene gerek yok, sana öğreteceğim daha fazla birşey yok" demişti.
Kesinlikle biliyorum,
Kalori saymak, kalori sayarken dengeli beslenmek. Vücudumuz direnişe geçtiği zaman bir en fazla iki günlük kürler yapmak.
Arada yaptığım şok diyetler kesinlikle kilo verdirmek yerine kilo almama neden oldu.
Şimdi 15 kilo fazlalığı olan biri yazıyor.
Kiloları yüzünden hareket edemeyen, 36 bedenden 40 bedene çıkmış, gıdısı nedeniyle yusyuvarlak bir yüzü olan biri yazıyor şuan..
Hesaplarıma göre, haftada yarım kilo vererek ki sağlıklısı budur, yeni yıla 55 kilo olarak girebilirim.
 
Öncelikle seninle,
bazal metabolizma hesabının, günlük istirahat enerji harcamasının ve haftada yarım kilo verebilmek için alınması gereken kalori hesabının nasıl yapıldığını paylaşmak istiyorum,
 
Kadın için BMH=65.5+9. 6(Ağırlık, k g)+1. 8(Boy, cm)-4. 7(yaş, yıl).
 
Günlük İstirahat Enerji Harcanması= (9. 99x Ağırlık, kg)+ (6. 25xboy, cm)-(4. 92x yaş, yıl)+ (166xseks (erkek=1, Kadın=0)-161

Bulunan değer kadın hasta için 1. 5’la, erkek ise 1. 6 ile çarpılır ve sonra bundan 500 çıkarılarak haftada 0. 5 kg kaybedecek kalori bulunur.

Bu durumda ben, günlük 1481 kaloriyi aşmamalıyım.

Nette yiyeceklerin kalorilerini bulabileceğiniz bir sürü site var,
Benim önerim haftalık olarak kilonu kontrol edip bir tabloya işlemen ve grafik yapman. Bu seni motive edecektir.

Gün içersinde yediğin herşeyi mutlaka bir yere not etmelisin ve kalorileri toplamalı yiyeceklerini önceden belirlemelisin.

Karbonhidrat, meyve, protein, sebze mutlaka olmalı bir günün içinde.
Gündüz sebze yiyorsan akşam mutlaka et yemelisin.
6 öğün yemelisin mutlaka.
Ara öğünlerinde yarım paket bisküvi, meyve ya da probiyotik yoğurt yiyebilirsin,

Diyet zor, emek ve sabır isteyen uzun bir yol. Başarılı olabilirsin!
Başarılı oldukça motive olursun, sonuçlarını ilk haftadan alabilirsin.

Bana güven ve yılma!

Yemek istediğin birşey görünce aklına hemen yedikten sonra yaşayacağın pişmanlığı getir.
Kararlı olmazsan kazanamazsın!

Hadi bakalım
Kolay Gelsin!




19 Temmuz 2013 Cuma

Yeraltı Edebiyatı / Chuck Palahniuk

Yeraltı Edebiyatı ile tanışmam Betty Blue ile oldu, çok keyif aldım kitaptan.
Bence okunmalı.

Uzun zaman oldu okuyalı ve o zamandan beri başka yeraltı edebiyatından kitap okumamıştım. Chuck Palahniuk'un Dövüş Kulübü'nü izledik ve beğendik hepbirlikte ..
Başka da bir fikrim yoktu yeraltı edebiyatıyla ilgili..
Nedir ki yeraltı edebiyatı diye arama yaptığımda google da, Özgür Ansiklopedi bana şunu söyledi,

"Sert, aykırı, eleştirel, çoğunlukla gerçekle hayalin ince çizgisinde varolmaya çalışan yeraltı edebiyatı; alkolizmin, cinselliğin, sıradışılığın, küfrün dışa vurumudur."

Budur işte dedim!

Bir yılı aşkın süredir, çok başka acılar çektiğim için, hayatın ta kendisini sorgulamak zorunda olduğum için 9 ay önce melek olan canımdan çok sevdiğim annemin hayatta kalmasını başarmaya çalışırken kitap okuma ihtiyacı duymamıştım..
Canım çok yanıyordu. Hala çok yanıyor..

Doğru düzgün birşeyler okuma gereği duyuyorum.. Beynim özledi okumayı..
Ve daha bir sürü neden..

Hemen yeraltı edebiyatına geri dönmek istiyorum yoksa kendimi de toparlayamayacağım.

Bugün satın aldığım, okumak için sabırsızlandığım kitabı paylaşmak istiyorum seninle,

Chuck Palahniuk - Görünmez Canavarlar

Dövüş Kulubünün doğmasına neden olan kitap budur. Chuck Palahniuk'un ilk romanı Görünmez Canavarlar yayın evleri tarafından kabul edilmeyince, yazar çok sinirlenip Dövüş Kulubünü yazmış.

‘dünyadaki en sıkıcı şey” diyor brandy, ‘çıplaklıktır’,
en sıkıcı ikinci şey ise, dürüstlüktür.
dünyadaki en sıkıcı üçüncü şey, pişmanlıklarla dolu boktan geçmişinizdir.’

Chuck Palahniuk, kitaptaki kahramanın yaşadığı, bir çeşit kimlik krizini, etkili ve başarılı bir şekilde anlatarak aile ve toplumda varolan genel geçer davranış kalıplarının altında yatan gerçekliği evirip çeviriyor. Her Palahniuk kitabında olduğu gibi bu kitapta da kahramanlarımız ülkeyi boydan boya geziyor. Alıştığımız Chuck tarzındaki bir başka olmazsa olmazımız ansiklopedik bilgilere diğer kitaplarına nazaran daha az yer verilse de yazarın rahatsız edici derecede gerçek ve arsız tavrını net olarak hissedebiliyorsunuz. Bolca flashback ve inanamayacağız mükemmelikte sürpriz bir son bekliyorsanız, bu kitap beklentilerinizi fazlasıyla karşılayacak.
Konusuna gelince; genç ve güzel manken Shannon mutlu olmak için her şeye sahiptir; parlak bir kariyer, kitlelerin ilgisi, yakışıklı bir sevgili ve yakın bir dost. Ancak geçirdiği bir kaza yüzünün yarısını yok ettiğinde, görünmez bir canavara dönüşür. Güzel olamıyorsam, ben de görünmez olurum der. Hastanede tanıştığı, ameliyatla kadın olmaya hazırlanan transeksüel Brandy Alexander, ona geleceğini yaratabilmek için geçmişini silmesi gerektiğini, gerçek keşiflerin hep kaostan çıktığını öğretir. Brandy güzelliğin standarlara göre biçimselleştiğini o kadar güzel anlatır ki, Palahniuk’un kitabı yazma aşamasında bolca okuduğu kadın dergilerini sayfa sayfa çevirmiş gibi olursunuz. Shannon, ‘görünmezliğin’ tadını çıkarmaya çalıştığı bu süreçte, Brandy Alexander’la ve kendisini aldatan sevgilisi Manus’la bir intikam yolculuğuna çıkar. Kişisel ve toplumsal arızaların kol gezdiği, çağdaş bir çorak ülkede çıkılan bu yolculukla üçünün isimleri, kimlikleri ve geçmişleri her şehirde değişirken, okur da görüntüye, yüzeyselliğe odaklanmış bir dünyada aile, sevgili, arkadaş konumundaki insanlarla ilişkilerin sığlığına tanık olur.

Okudukça yorumlarımı paylaşacağım seninle,







İzmir Kaynaklar Köyünde şirin bir restoran

Merhabalar,

Bugün sana İzmir Buca Kaynaklar köyünde küçük serin bir restoran ya da Gözleme evinden bahsedeceğim,

Bir aile işletiyor, beş altı masadan oluşan samimi serin, sakin bir yer.
Fiyatlar oldukça ucuz,
Biz kahvaltısı için gitmeye başlamıştık. Süper bir kahvaltı. Reçeller ev yapımı.
Kaşarlı sucuklu yumurtayı yemeye doyamıyorsun.
Kahvaltıda herşey var. Yok yok :)
Çayı termosta getiriyor, iç içebildiğin kadar, biz hiç bitiremedik şimdiye kadar.
Ekmek hem beyaz ekmek hem köy ekmeği.

Gelelim gözlemelere...
Hmmmm süper, favorim kıymalı patatesli :) Otlusu da çok güzel. Yani hepsi çok güzel ..
Şimdiye kadar yediğim en güzel gözlemeler burda yapılıyor, abartmıyorum.
Yanında mutlaka ayran içmelisin. Ayran da kendi yaptığı yoğurttan. Çok lezzetli.

Zeytinyağlılar, keşkek, mantı, ızgara.. Ne istersen var.

Köftesini de anlatmadan geçemeyeceğim,
Köfte anne köftesi kesinlikle..
Şehir merkezinde, hareketin, tozun, gürültünün içinde, nerede, hangi yağda yapıldığı belli olmayan dondurulmuş köfte ve patates yemek yerine çok daha ucuz ve lezzetli hem bu yaz sıcağında serin bir köyün içinde anne köftesi yemek istemez misin?

Bir kere bile olsa denemelisin,

Fiyatları tek tek söyleyemem ama örnek verebilirim,

Mesela dün,

2 kıymalı gözleme, 1 patatesli kıymalı gözleme, 1 mantı, 3 ayran..
Ne kadar mı ödedik,
21 TL.
:)


Hem de Basri abi, eşi, kızı çok tatlı ve samimiler..
Kendimi onların ailesinden biri gibi hissediyorum.

Haftasonları karnım zil çalar şekilde yataktan uyandığımda hemen 0 535 488 13 96 arıyorum, saat kaçta orda olacağımı ve ne isteğimi söylüyorum,
Oraya vardığımda hazır masa bizi bekliyor oluyor:)
Aynısını sen de yapabilirsin.

Sabah 7 civarı açılıp yaz aylarında gece 12 de kapanıyor.


Şimdi Asri Basri Gözleme Evi'ni tarif ediyorum,

Buca Mezarlığını solunda bırak, sağında mezarcılar ve çiçekçiler kalsın. Dümdüz ilerle, solunda bir benzinlik istasyonu kalacak. Onu geç. Dört yol ağzı gelecek, Sol taraf Gökdere mezarlığına gider, sen düm düz Kaynaklar Köyüne ilerle..
Yolu hiç bırakma.. Biraz virajlı zaman zaman daralan bir yol.. İlerde ikiye ayrılacak.. Soldan devam et.. Köyün içine ulaşacaksın. Sağlı sollu gözleme evleri görebilirsin. Sen devam et, ilerde sağda Asri Basri Gözleme Evi'ni göreceksin..

29 Ekim Mh. Sümbül Sk.No:5/A Kaynaklar/Buca

Afiyet bal şeker olsun :)


 
 


17 Temmuz 2013 Çarşamba

Timoty Green'in Sıradışı Yaşamı (The Odd Life of Timothy Green)

Geçen hafta izlediğim bu filmi benim diğer yarım Nuri (Nuray) aldı ve bende ayaklarımı uzatıp izledim,

Çok keyif aldım, tam bir aile filmi.. İşlediği konu çok bildiğimiz bir konu fakat tarzı farklı..

Beyaz perde konusunu şöyle anlatmış;

Cindy ve Jim Green çok mutlu bir evlilik sürdüren genç bir çifttir ve hayatta en çok istedikleri şeylerden biri çocuk sahibi olmaktır ama tıbbı bütün çareler tükenmiş gibi görünmektedir. Bir gece evlerinin arka bahçesine bütün dileklerini yazdıkları bir kutu gömerler. Yağmurlu ve fırtınalı bu gecenin sonunda birden Timothy adında bir çocuk karton bir kutunun içinde beliriverir! Timothy genç çift adeta bir mucizedir. Fakat Timothy Green gelirken beraberinde de pek çok beklenmedik sürpriz getirecektir...
Ahmet Zappa'nın hikayesini senaryolaştıran Peter Hedges aynı zamanda filmin yönetmenliğini de üstleniyor. Romantik komedilerin gediklisi Jennifer Garner'ı ve en son The Thing'de seyrettiğimiz Joel Edgerton'ın başrolleri paylaştığı yapım fantastik öğeler de içeren bir komedi-dram...


Anne baba olmanın zorluklarını, anne babanın çocuk üzerindeki etkilerini anlatmış, bunları bir çok filmde görmüş olabiliriz hatta bu filmde biraz eksik te olabilir...  Ama amacımız keyifli biraz fantastik unsurları olan bir film izlemekse çok sıkılmadan keyifle izleyebiliriz.. Aksi halde ağır bir fim olabilirdi.
Filmin güzel bir tadı var. İnan bana..

izlerken çocuğu o kadar çok sevdim ki hemen bir çocuğum olsun istedim..

İzlemeni öneriyorum,

Eğer çocuk sahibi olmak istiyor ama bir türlü olmuyorsa da izlemelisin..

Fragman için bir link


Filmden bir kaç kare, havuzlu sahneye bayıldım.. Oradaki tek bir bakış için defalarca izleyebilirim!




11 Temmuz 2013 Perşembe

İş hayatı

İş hayatının çok acımasız bir arena olduğunu, hayatta kalmak için öldürmek gerektiğini bunuda bize KARİYER diye yutturduklarını daha önce söylemiş miydim?

Mutsuzum!

**********************************************************************


Bu saatte, 23:32 de Kontrol Plan mı yapılır?

Yapılır, rahat uyuyabilmek için, hafta sonunu boşa çıkarabilmek için, ani işleri yetiştirebilmek için bu saatte, gözümden uyku akarken Kontrol Plan da yapılır PFMEA da.
Bana bu saatte gözümden uyku akarken işleri yetiştiremenin verdiği huzursuzlukla çalışmama neden olan SiSTem den nefret ediyorum...
Bu sistemin adına kapitalizim de, kişisel tatmin de, emperyalizim de ne dersen de...
Sözüm ona "Kariyer" için çalışmak de...

çok sinirlenmeden çok düşünmeden otomatiğe bağlayarak kendimi Kontrol Planı bitirmeliyim şimdi..
iyi geceler..

Bebek Yeleği

Hala karar vermiş değilim nasıl bir bebek yeleği yapacağıma,
Maya doğacak yakında ben sürekli başladıklarımı 5 sıra sonra bıkrakıyorum..
içime sinmiyor bir türlü, yeni doğan bebiş için yumuşacık bir bebek yeleği istiyorum ama yapamıyorummmm:(

Başka bir blogta anlatımlı bir bebek yeleği başladım, ona başladım bakalım nasıl olacak,

İşte burada,

Ben yaptıkça paylaşacağım fotograflarını,
şimdilik böyle :)


 
Ve sonunda bebek yeleğim bitti,
Umarım Maya giyebilir :)

 

9 Temmuz 2013 Salı

Karidesli Kremalı Makarna


Karidesli Kremalı Makarna

Dondurulmuş Karides (400 gr)
Ceviz (1 avuç)
Krema (300 ml)
Pesto Sos (1 yemek kaşığı)
Kuru biber (3 adet)
Tereyağı (1 tatlı kaşığı)
Zeytin yağ (2 yemek Kaşığı)
Bir miktar tuz
Roka (5-6 dal)
Parmesan peynir
Barilla Penne makarna (250 gr)
Sirke (5-6 yemek kaşığı)
Sarımsak (5 diş)
Pul biber (1 çay kaşığı)


Yapılışı:


1) Öncelikle bir tencerede makarnamızı haşlıyoruz, sonra süzüyoruz, ve krema hazırlanırken bekletiyoruz.

Makarnanın çok haşlanmaması gerek, en azından biz Aldente seviyoruz, yani diri.

2) Başka bir tencerede, dondurulmuş karidesleri, kaynar sirkeli suyun içine atıyoruz, haşlıyoruz. Sonra suyunu süzüyoruz.
Karidesler biraz kremayla da pişecek, ayarlamanızı ona göre yapın.

Sosunu hazırlamaya geldi sıra,

Bir tencerenin içine,
tereyağ, zeytin yağı, sarımsak ve pul biberi, iri parçalara ayırdığımız kuru biberi atıyoruz. 5 dakika kadar, karidesler çok kızarmadan hafifçe pişiriyoruz. Üzerine krema ve pesto sosu ve ekliyoruz, biraz da tuz,
Sos koyulaşmaya başlıyor. Sos kaynadıktan sonra, üzerine cevizleri ve haşlanmış makarnayı ekliyoruz.
3-4 Dakika kısık ateşte pişiriyoruz.

Ve bitti...

Tabağa alıp üzerine, rendelenmiş parmesan ve küçük küçük doğranmış rokayla süslüyoruz...

Çoooook lezzeetli olduğu için,
Afiyetle yiyoruz.